Düğün Takıları Kime Aittir?

1-) Kadına Takılan Takılar

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu (HGK-K.2020/240) kararına göre, kadına takılan tüm ziynet eşyaları ve para gibi ekonomik değerler (örneğin çeyrek altın, bilezik, kolye, takı seti) ona aittir. Bu eşyaların mülkiyeti evlilik sırasında kadına geçer ve onun kişisel malı niteliğini kazanır.

2-) Erkeğe Takılan Takılar

Erkeğe takılan ziynet eşyaları arasında kadına özgü olanlar (örneğin bilezik, kolye, küpe) kadına ait kabul edilir. Ancak "kadına özgü olmayan" ziynet eşyaları (örneğin çeyrek altın, yarım altın, tam altın), erkeğin kişisel malı olarak kabul edilir. Erkek eşe takılan kadına özgü ziynet eşyalarının kadına aitliği konusunda "yerel adet olmadığı" ispatlanırsa, bu eşyalar da erkeğe aittir (Y8HD-K.2020/5388).

3-) Paylaşım Anlaşması

Eşler, ziynet eşyası ve diğer ekonomik değerlerin paylaşımı konusunda bir sözleşme yapabilirler. Bu sözleşme geçerli kabul edilir ve eşlerin anlaşmalarına göre ziynet eşyalarının paylaşımı gerçekleştirilir.

Düğün Takıları (Ziynet Eşyası) Davası Nasıl Açılır?

Düğün takıları ile ilgili talepler, boşanma davası ile birlikte veya ayrı bir dava olarak ileri sürülebilir. Terditli dava şeklinde açılması önerilir, yani öncelikle takıntıların aynen iadesi, mümkün değilse bedellerinin ödenmesi talep edilmelidir.

Dava dilekçesinde, örneğin "10 bilezik, 20 tam altın, 30 çeyrek altından ibaret düğün takılarının aynen iadesine, iadesi halinde 50 bin TL bedelinin faiziyle ödenmesine karar verilmesini talep ediyorum" şeklinde belirtilmelidir.

Ziynet eşyalarını talep etme hakkı, boşanmanın eki niteliğinde olmayan bağımsız bir taleptir. Bu nedenle, nispi harç da ödenmelidir. Nispi harç eksikliği tespit edilirse, işlemler durdurulur ve tamamlanmaları için süresi verilir (Harçlar Kanunu m.30-32). Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin bir kararına göre, nispi harç eksikliğinin giderilmesi halinde talepler incelenmeli ve sonuca göre karar verilmelidir (Y2HD-K.2015/4638).

Düğün Takıları (Ziynet Eşyası) Boşanma Halinde Mal Paylaşımına Dahil Edilir mi?

Düğün takıları, evlilik sırasında kadına özel hediye olarak verildiğinden kişisel mal olarak kabul edilir. Bu nedenle boşanma halinde mal paylaşımı hesaplamasına dahil edilmez.

Düğün takıları, evlilik içinde ortak ihtiyaçlara veya düğün masraflarına harcanmış olsa da kadın, boşanma halinde bunları erkek eşten talep edebilir. Ancak kadının, düğün takılarını "iade edilememek" şartıyla erkeğe vermiş olması halinde, bu takıları geri isteyemez. Erkek eş, bu şartın varlığını ispat etmekle yükümlüdür.

Örneğin, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin 2014/26223 sayılı kararında, davacı kadının düğün takılarının kocası tarafından borçları için bozdurulması, kadının takı alacağını ortadan kaldırmamıştır.

Sonuç olarak, düğün takıları, boşanma halinde mal paylaşımına dahil edilmez. Ancak kadın, özel şartlar haricinde bu takıları erkek eşten isteyebilir.

Islah Yoluyla Ziynet Eşyaları Talep Edilebilir mi?

Düğün takılarına ilişkin talepler boşanma davası dilekçesinde yer almalıdır. Ancak dava dilekçesinde bulunmayan ziynet eşyaları, ıslah dilekçesiyle ileri sürülemez.

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin 2013/21102 sayılı kararına göre, ziynet eşyaları talebi ıslah dilekçesiyle değiştirilemez. Islahla yalnızca mevcut talepler değiştirilebilir, yeni talepler eklenemez.

Bu durumda, talep edilmeyen ziynet eşyaları için ek dava açılmalı ve davanın boşanma davasıyla birleştirilmesi istenmelidir. Islah yerine ek dava açılması, zamanaşımı süresinin kaçırılmasını da engelleyecektir.

Düğün Takıları (Ziynet Eşyaları) Dava Açma/Zamanaşımı Süresi

Düğün takılarının aynen iadesi talebi, bir istihkak davası niteliğindedir. İstihkak davalarında zamanaşımı süresi uygulanmaz, yani dava her zaman açılabilir.

Ancak, düğün takıları mevcut değilse ve dava ile birlikte bedellerinin talep edilmesi halinde, dava tazminat davası niteliğindedir. Tazminat davalarında ise 6098 sayılı Borçlar Kanunu m.146 gereğince 10 yıllık bir zamanaşımı süresi söz konusudur.

Zamanaşımı süresi, boşanma davasının kesinleştiği tarihten itibaren işlemeye başlar. Örneğin, boşanma davası 2022 yılında kesinleşmişse, ziynet eşyalarının bedelinin talep edileceği dava en geç 2032 yılı sonunda açılmalıdır. Aksi halde talep zamanaşımına uğrayacaktır.

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi'nin 2011/5634 sayılı kararına göre, ziynet eşyalarının aynen iadesine ilişkin istihkak davasında zamanaşımı süresi uygulanmaz. Ancak bedelinin talep edilmesi halinde, 10 yıllık zamanaşımı süresi söz konusudur.